Acerca de
Atatürk İlkeleri

Kemalizm, doğuşundan itibaren düşünsel anlamda statik kalmamış, şartlara göre evrim geçirerek kendi içine yeni ilke ve anlayışlar eklemiştir.
1922 yılında gazetecilere verdiği beyanatta "Halkçılık ilkesi" temelli bir siyasi parti kuracağını söyleyen Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyetin ilan edilmesinden sonraki süreçte, kendi siyasi düşüncesi ve hareketine kademeli olarak düşünsel eklemelerde bulunmuştur.
Ulu Önder, 1927 yılında düzenlenen ve Nutuk (Söylev)'ini okumuş olduğu Cumhuriyet Halk Fırkası (CHF) II.Kurultayı'nda, parti nizamnamesine "Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Milliyetçilik ve Laiklik" ilkelerini eklemiş, 1935 yılındaki parti kongresinde ise Devletçilik ve Laiklik ilkelerini parti programına almıştır.
Aynı kongrede yaptığı konuşmada, Kemalizmin "arasız devrimler" stratejisine dikkat çekerek, devrimlerin son bulmayacağını, devinim ve dönüşüm halinde olan dünyada, değişen şartlara göre yeni devrimci atılımlara ihtiyaç olduğunu ifade etmiştir.
Bütün bu gerçekler ışığında ifade etmek gerekir ki; Kemalizm, düşünsel altyapısı itibariyle altı temel ilkeye sahiptir. Bu ilkeler, Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Milliyetçilik, Devrimcilik, Devletçilik ve Laiklik'tir.
Cumhuriyetçilik: Ulusun egemenliğini en iyi ve güvenli şekilde kullanabileceği yönetim şekli olan Cumhuriyet'in korunması, geliştirilmesi ve yaşatılmasıdır.
Halkçılık: Devletin faaliyetlerinde, kendisine vatandaşlık bağı olan tüm yurttaşların yani halkın genel anlamdaki siyasi, ekonomik ve sosyal çıkarlarını gözeterek faaliyet göstermesi, temel amaç olarak ulusun huzur ve refahını önceleyecek icraatlarda bulunmasıdır.
Milliyetçilik: Türk vatanına ve milletine, ulusal değerler itibarıyla bağlı bulunan herkesi, ırk, din, mezhep, siyasi, felsefi vb. inanç farklılığı göz etmeden ulus-devlet bütünlüğü içerisinde ve "ulus" çatısı altında kucaklayan, vatanını en çok sevenin, onun için en çok çalışan olduğu bilinciyle, ulusun huzur ve refahını temin etmeyi, onun içte ve dışta menfaatlerini koruyup savunmayı, milletin karakteristiğini oluşturan milli kültür ve değerleri koruyup geliştirmeyi ahlaki bir görev kabul eden anlayış ve vizyondur.
Devrimcilik: Türk Ulusu'nun çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkarılması idealinden hareketle, geçmiş dönemlerin kötü birer mirası olarak gelen eskimiş kural, kurum ve sistemi yıkarak, bunların yerine çağın şartlarına ve ulusun menfaatlerine uygun yeni kural, kurum ve sistem inşa etmeyi görev kabul eden davranış biçimi.
Devletçilik: Bireylerin kendilerini ekonomik olarak geliştirmesine, özel mülkiyete ve benzeri bireysel özgürlüklere karşı olmayan, bununla beraber, sermayenin emek karşısında üstün hale gelmesine karşı olan, ulusun gelişmesi için gerekli şartların bulunmaması halinde gerekli yatırım ve faaliyetlerin bizzat devlet eliyle yapılmasını gerekli gören ekonomi anlayışıdır.
Laiklik: Toplumun tamamını ilgilendiren devlet işlerine, bireysel vicdan meselesi olan kutsal din duygularını karıştırmayan, kamu düzenini bozmadığı müddetçe her türlü dini inanç ve ibadete özgürlük tanımaya taraftar olan, dini inanç meselesinin insanların bireysel tercihleri olduğuna ve bu tercihlere müdahale edilemeyeceğini ifade eden idare ve yaşam tarzı.
Not Baremi: Bu metin, ODTÜ KKK ADT tarafından Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün vefatının 83.yıl dönümü münasebetiyle 10 Kasım 2021 tarihinde yayınlanan "Ulu Önder'in İzinde" Kitapçığı'nın "Kemalizm (Atatürkçü Düşünce)'in İlkeleri ve Tanımları" başlıklı bölümden alıntılanmıştır.

ODTÜ KKK Atatürkçü Düşünce Topluluğu
Bağımsız ADT/K'lar Birliği üyesidir.
ODTÜ KKK ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE TOPLULUĞU
.png)
.png)


